İHH Yetim Dayanışma Günleri - Tunus
İHH Yetim Dayanışma Günleri - Tunus
01.03.2017
Bizim davamızda kimse kendi için yaşamaz. Herkes kardeşi için yaşar. Menfaati öldürmenin en kolay yolu budur.


"Bizim davamızda kimse kendi için yaşamaz. Herkes kardeşi için yaşar. Menfaati öldürmenin en kolay yolu budur." diyordu Erbakan Hoca, hâl-i hayatındaki beyanlarından... Yetim ile çıktık yola, yetimi tanıdık, İHH'yı tanıyoruz.

İHH, 1992 yılında başlayan Bosna Savaşı'na kayıtsız kalamayan gönüllülerin başlatmış olduğu insani yardım çalışmalarının, 1995 yılında vakıf olarak yapılanması ile İstanbul'da hayat buldu. Trabzon'da 2011 yılında faaliyete başladı. Yıllardır gönüllüleriyle hizmet ediyor. Peki gönül vermek neydi? Gönül vermek Peygamber mesleğiydi.

Yetim Dayanışma Günleri kapsamında ülke ziyaretinde bulunacağımız söylendiğinde Sahabenin ayak bastığı bir yer olabilir mi diye geçirdim içimden. Rabbim sessizliğime icabet etti. Ukbe bin Nafi'nin Endülüs Emevi Devleti'nin temellerini attığı Tunus'a yolcu eyledi bizi. Seferimiz hayrola, Bismillah deyip geride üç çocuk, eş ve ev bırakarak çıktım yola. "Ve ufevvidu emrî ilâllâhi" (Ve ben, işimi Allah'a havale ederim).

Onbir kişi buluştuk havaalanında; Trabzon, Manisa, Batman, Rize, Denizli, İstanbul… Renkli ülkemin renkli insanlarıyla başladı yolculuk. İHH Tunus'ta iki farklı partner kuruluşla faaliyet gösteriyor. Geçen yıl Trabzon İHH'nın Ramazan kumanyası götürüp dağıtımını yaptığı Emel Cemiyeti ve bizimle havaalanında buluşup mihmandarlık yapan Tunus Hayriye Derneği. Güler yüzlü güzel İslam kardeşlerimizle beş dolu dolu gün geçirdik. "İyi seyyahlar gittikleri ülkelerdeki insanları farklılıkları nedeniyle yargılamazlar, seyyahın işi yargılamak değil anlamaya çalışmaktır." Gördüğümüz ortamı anlamak ve ne yapabiliriz sorusuna cevap aramak derdindeydik.

Tunus'un işlek caddelerinden birindeydi otelimiz. İlk ilgimi çeken şeylerden biri giyim kuşam şekliyle bize benzemeleriydi. İlk gün UNESCO'nun Dünya Mirası listesine alınmış Zeytuniye Medresesi'ni ziyaret ettik. Niyetimiz Cuma namazını kılmaktı fakat mezhep farklılığı sebebiyle yalnızca öğle namazını kıldık. Dört şehirde 10 ayrı proje yapıldı. Gidilen şehirler; Kayravan, Suse, Bace, Cendube oldu. Projeler; kümes hayvancılığı, arı besiciliği eğitimi, kıyafet ve gıda yardımı, bisiklet, dikiş makinesi, koyun, adak ve akika kurbanı dağıtımı, bakkal dükkanı açılışı ve yetim buluşması olarak gerçekleştirildi. Tunus Hayriye Cemiyeti yetkilisi Sami bin Yusuf ile görüşüldü. Nahda Hareketinin kurucusu Raşid Gannuşi ziyaret edildi. (Bayanlar güvenlik gerekçesiyle bu ziyarette bulunamadı.) TİKA'nın yapımına yardımcı olduğu engelli okuluna gidilip yöneticileriyle görüşüldü. Maddi sebeplerden ötürü servis sıkıntısı yaşandığından 40 öğrenci kapasiteli okulun şu an 20 öğrencisi olduğu söylendi.

Suse yolu üzerinde 5 çocuklu bir aileye koyun yardımı yapıldı. Üç kız iki oğlu olan bu ailenin 15 yaşındaki büyük oğulları diyaliz hastası. Utandığı için yanımıza gelemedi. Bir miktar parayla birlikte hediyeler verip yetim şenliğine doğru yola devam ettik. Yetim şenliğinde başarılı çocuklara bisiklet hediye edip, giysi ve ayakkabı verildi. Onbeş yaşında bir yetimin ayağında gördüğüm yırtık ev terliklerinden sonra ayakkabı verilmesine çok sevindim. Gözleri görmeyen 5 yaşlarında bir çocuk dikkatimi çekti. Üç kardeşlermiş, ikisi görme engelli. O halde oyuna doyamadılar. Maşallah Tunus Yardım Derneği gönüllü gençlerinin bu çocuklar ile yorulmadan ilgilenmeleri ayrı güzeldi. Burada yetim ailelerden terzilik becerisi olanlara dikiş makinesi, hayvan bakmaya müsait yerde oturanlara koyun dağıtıldı. Yetim şenlikleri Grup Yürüyüş'ten Mehmet Ali Aslan'nın ezgileriyle dolu dolu geçti. Çocuklar Trabzon yazılı bilekliklerini çok sevdiler bu arada. Yapımında emeği geçenlere selam olsun.

Ailelerin gözlerindeki gülümseme bana Allah Rasulü'nün "Mümin kardeşine tebessüm etmen sadakadır." sözünü hatırlattı. Ne mutlu onları tebessüm ettirene ve sevindirene...

Trabzon İHH / Emine YENİ / 20.04.2016

Trabzon İHH İnsani Yardım Derneği © 2017. Tüm Hakları Saklıdır.